BASIN BÜLTENİ 26 EKİM 2011
ARÜ VAN’A YARDIM ELİNİ UZATTI
ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ VAN’A YARDIM PAKETİNİ GÖNDERDİ
Ardahan Üniversitesi, 23 Ekim Pazar günü Van ve çevresinde meydana gelen deprem nedeniyle olumsuz etkilenen vatandaşlara, yardım elini uzattı. Prof. Dr. Ramazan KORKMAZ yönetimindeki Ardahan Üniversitesi Rektörlüğü, başlattığı çalışma sonucunda acil ihtiyaç malzemelerini içeren bir yardım paketini 25 Ekim Salı günü afet bölgesine gönderdi.
Üniversite Rektörlüğü önünde düzenlenen programda, rektörlük akademik-idari personelinin ve öğrencilerinin katkılarıyla oluşturulan yardım paketi, afet bölgesindeki depremzedelere ulaştırılmak üzere PTT kargo aracılığıyla bölgeye gönderildi.
Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan KORKMAZ Van’da yaşanan depreme karşı Türk Milleti’nin duyarlı davrandığını ve Ardahan Üniversitesi olarak hazırlanan yardım paketiyle “karınca kararınca” misali yardım harekâtına katkıda bulunduklarını açıkladı.
‘VAN’DA DEPREM OLSA ARDAHAN’DA SALLANIRIZ’
Prof. Dr. KORKMAZ Van’da, Hakkâri’de, Şırnak’ta ya da ülkemizin herhangi bir noktasında bir Türk vatandaşının çektiği acının, sıkıntının bütün Türk Milleti’ni etkilediğini vurguladı. Rektör Prof. Dr. KORKMAZ şunları kaydetti; "Biz Van ve çevresindeki kardeşlerimizin acısını paylaşıyoruz. Hani bir şarkı vardır ya ’Hakkari’de kar yağsa, Rize’de üşüyorum’ diye o şarkı misali Van’da deprem olsa burada Ardahan’da sallanırız. Bizim burada yüreğimiz yanar. O acıyı biz de burada hissederiz. Bu açıdan Biz Türk Milleti olarak afet bölgesindeki kardeşlerimizin acısını yürekten paylaşıyoruz. Allah, bizlere bir daha böyle acılar yaşatmasın. Bizim kardeşliğimiz sonsuza dek sürecektir. Acılarımızı da sevinçlerimizi de paylaşacağız. Bu sıkıntılı günlerin de üstesinden hep birlikte geleceğiz."
Rektör Prof. Dr. Ramazan KORKMAZ, konuşmasının ardından Ardahan Üniversitesi akademik-idari personelinin ve öğrencilerinin de yardımıyla acil ihtiyaç malzemelerinin PTT kargo aracına yüklenmesine bizzat yardım etti.
ARÜ, VANLI ÖĞRENCİLERE OTOBÜS TAHSİS ETTİ
Ardahan Üniversitesi Van ve çevresinden gelen yaklaşık 30 öğrencisini, ailelerine destek olmaları için üniversite imkanlarını kullanarak tahsis ettiği otobüsle Van’a gönderdi.
14 ARALIK 2011 YAZAR RASİM ÖZDENÖREN “KÜÇÜREK ÖYKÜ” SEMPOZYUMUNA KATILDI
Ardahan Üniversitesi (ARÜ) ve Atatürk Kültür Merkezi işbirliğinde 25-26 Kasım tarihleri arasında “Edebiyatta Yeni Bir Tür: Küçürek Öykü Sempozyumu” adlı uluslararası katılımlı bir sempozyum düzenlendi. Sempozyuma Küçürek Öykü’nün Türk Edebiyatı’ndaki en önemli temsilcilerinden yazar Rasim Özdenören’in ve Ferit Edgü’nün yanısıra ve yurt içi ve yurt dışından birçok akademisyen ve edebiyatçı da katıldı.
Küçürek Öykü Sempozyumu ile Ardahan Üniversitesi Türk Edebiyat Dünyası’nda Küçürek Öykü üzerine yapılan ilk sempozyumun da ev sahipliği yapmış oldu.
‘Bize Küçürek Öykü Bilincini Prof. Dr. Ramazan Korkmaz Aşıladı’
Küçürek Öykü’lerin Türk Edebiyatı’ndaki önemli temsilcilerinden biri olan ve 1950’li yıllarda karşılaştığı Küçürek Öykü’leri yazmak için gayret sarf ettiğini söyleyen yazar Rasim Özdenören şunları söyledi: “İtiraf etmeliyim ki yazdıklarımın Küçürek Öykü olup, olmadığının farkında değildim. Ta ki Prof. Dr. Ramazan Korkmaz hocamız yazdıklarımızın Küçürek Öykü olduklarının altını çizene ve bize bunun bilincini aşılayana kadar. Yine itiraf etmeliyim ki, çok fazla ciddiye almak istemediğim bir tür olan Küçürek Öykü’leri ciddiye almamda Prof. Dr. Ramazan Korkmaz son derece etkili olmuştur.”
‘Küçürek Öyküler Zamansızlığa, Mekânsızlığa Tutulan Bir Aynadır’
Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz, modern hayatın kendine özgü ifade araçları oluşturduğunu, her şeyin aynısından binlerce üretildiğini ve türler arasındaki niteliksel farkların azalarak insanoğlunun sınırlı bir zaman dilimine maruz kaldığını belirtti. Bu süreç içerisinde Küçürek Öyküleri tanımlayan Korkmaz, “Küçük zaman dilimlerinde hayatlarımızı düzenlemeye başladık. İnsanoğlunun böylesine zamanla yarışır olduğu bir dönemde anlatı türü de kendine mahsus ifade tarzı geliştirmeliydi. İnsanlar artık uzun zaman harcayarak okumalar yapacakları bir zamana sahip değiller. Ancak gerçekleştirdikleri eylemlerden arta kalan kısa zamanlarda bir anlatı okumak istiyorlar. Bu sebeplerden Küçürek Öykü bu zamansızlığa, mekânsızlığa tutulan bir ayna olarak ortaya çıktı.”diye konuştu.
