Page 11 - ARÜ Kampüs Haber 2022
P. 11
ARÜ KAMPÜS HABER 10
Türkiye’de tarım alanları ortalamasının %18’i mera iken Ardahan bunun yaklaşık 3 katına sahip olan nadir illerdendir.
Mera ve çayırlar dışında kalan, tarıma elverişli alanların oranı yaklaşık %17, orman ve fundalık alanların oranı ise yaklaşık
%7’dir (SERKA raporu, 2013). Yüksek rakım (1900 m) ve buna bağlı iklim özellikleri nedeniyle çayır ve mera alanları diğer
bölgelere göre çok daha verimlidir. Bu alanların verimliliği, meraya dayalı hayvancılık sektörünü öne çıkarmaktadır.
Tarımsal üretimde iklimin önemli bir engel olması nedeniyle çoğunlukla soğuk iklim tahılları ve yem bitkileri
yetiştiriciliği yapılmaktadır. Ancak il genelinde tarıma elverişli alanların sadece üçte biri ekilmektedir. İlimizde, merkez
ilçe dâhil 6 ilçe ve bunlara bağlı 226 köy ve 1 beldede 364.489 büyükbaş, 120.911 küçükbaş, 133.509 kaz ve 40.402 arılı
kovan ile hayvancılık faaliyetleri sürdürülmektedir. Bu kapsamda, ilimizde yıllık 109.807 adet buzağı, 80 ton bal, 2015
ton kaşar peyniri üretilerek satışı yapılmaktadır. 2020 yılı TÜİK verilerine göre, İlimiz nüfusu 96.161 kişi olup tarımla
uğraşan nüfus oranı ve nüfus başına düşen hayvan sayısı Türkiye ortalamasının oldukça üzerindedir. Yüksek hayvancılık
potansiyeli olan ilimizde en önemli problemlerin başında büyükbaş hayvanlarda görülen buzağı kayıpları (ineklerin
kısırlık göstermesi, yavru atması ve buzağı ölümleri) gelmektedir. Buzağı kayıpları yıllık ortalama 40.000 baş ve bunun
ekonomik boyutu 200 milyon civarındadır. Yapılacak bilimsel çalışmalarla bu kayıplar azaltılıp ilimiz ekonomisine
önemli katkılar sağlanabilir. İlde küçükbaş hayvancılık koyun yetiştiriciliği şeklindedir. Küçükbaş hayvanda koyun
sayısında artış yaşanmıştır, ancak kanatlı hayvan sayısı 2002 yılında 329.034 iken 2020 yılında 228.244’e gerilemiştir.
Kanatlı hayvan olarak kaz yetiştiriciliği öne çıkan üretim faaliyetleri arasındadır. Bölge genelinde kanatlı hayvan
üretimi yaygın bir faaliyet olmasına rağmen hane düzeyinde geçimlik yapılmakta olup ticari bir değer kazanmamıştır.
Kazın tüyü, karaciğeri, eti, yağı ve yumurtası vb. ürünlerin ekonomik değeri ve ihracat potansiyeli yüksek olmasına
rağmen bundan faydalanılamamaktadır. Üniversite olarak; bu bölgede yaşadığımız tecrübelerin ışığında bahsi
geçen sorunların çözümünde, ildeki bütün paydaşlara da öncülük ederek bir enstitünün kurulmasının önemine
inanmaktayız. Üniversite bünyesinde doğrudan lisansüstü programları barındıracak olan bu enstitünün kurulması
ile başta kamu kurumlarında olmak üzere diğer birliklerdeki veteriner ve ziraat mühendislerinin lisansüstü eğitimleri
sağlanacaktır. İlde yaşanan her sorun bir tez konusu olarak sahada ele alınacak ve çözüm önerileri sunulacaktır. Bu
amaçla 2019 yılında senato kararı alarak YÖK’e Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü’nün kurulmasını teklif etmiştik.
Üniversite olarak bu teklifimizi güncelleyip bu toplantının ardından yeniden YÖK’e göndermeyi planlıyoruz.
Teklifimizin kabul edilerek ilgili enstitünün kurulması hâlinde, bahsi geçen sorunlar konusunda yapılacak bilimsel
faaliyetlerin bölgenin kalkınmasında önemli roller alacağını düşünmekteyiz”. Rektörümüzün açılış konuşmasının
ardından bir sunum gerçekleştirilen YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, bölgeler arası iktisadi eşitsizliğin üniversiteler
tarafından azaltılabileceğini ve Ardahan Üniversitesi’nin bu eşitsizliği gidermede stratejik bir konumda olduğunu
belirtti. Kamu kurum ve kuruluşlarının, STK’ların ve Ardahan Üniversitesi’nin birlikte gerçekleştirdiği çalışmaların
Ardahan’ın yakın gelecekteki inkişafı için çok önemli olduğuna vurgu yapan YÖK Başkanı Özvar, Yükseköğretim
Kurulunun bölge üniversitelerinin bölgenin iktisadi gelişimine katkı sağlama ve refahı arttırma noktasında yaptığı
çalışmaları desteklediklerini ifade etti. Toplantıda söz alan kamu kurum ve kuruluş temsilcileri her fırsatta Ardahan
Üniversitesi Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü’nün kurulması halinde bölgenin temel geçim kaynağı olan tarım ve
hayvancılığın hızla gelişeceğini, verimin artacağını, işsizliğin ve göçün azalacağını, istihdamın ve refahın artacağını belirtti.